1-MÜSLÜMAN
a. Sünni
b. Şii
c. Harici
d. Selefi
e. Kur'an Müslümanı
Evet , " Kur'an Müslümanlığı " adında ayrı bir hizip,grup,fırka varmış gibi görünüyor. " Bu tanım yeni çıktı" " Sünni ve Şiiler bu kişilere bu lakabı taktı " veya " Kur'an Müslümanları kendi isimlerini belirlediler " demeyeceğim.Çünkü bu yaklaşım tarzının kökeni çok eskidir.Ancak bu adlandırmanın nasıl ve kim tarafından yapıldığının bir önemi yok.Önemli olan bu şekilde adlandırılan kişilerin bu adlandırdırmayı reddedip yalnızca ve yalnızca Müslüman olduğunu belirtmesidir.
Allah uğrunda O'na yaraşır bir gayretle didinin. O sizi seçmiş ve dinde size hiçbir güçlük çıkarmamıştır. Babanız İbrahim'in milletini esas alın. Allah sizi, önceden de şu Kitap'ta da "Müslümanlar/Allah'a teslim olanlar" diye adlandırdı ki, resul sizin üzerinize bir tanık olsun, siz de insanlar üzerine tanıklar olasınız. O halde namazı kılın, zekâtı verin ve Allah'a sarılın. O'dur sizin Mevlâ'nız. Ne güzel Mevlâ'dır O, ne güzel yardımcıdır O! Hacc/78
Bu ayette Rabbimiz tarafından bize bir isimlendirme yapılmıştır. Kur'an'a inanan bir insan bu isimlendirmenin haricinde kalan her şeyi kuvvetle reddeder.Ne önüne ne arkasına bir ek getirmez,getirilirse de bunu kabul etmez.ALLAH'ın sözünün üzerine söz olmaz.
Allah, sözün en güzelini, birbirine benzer iç içe ikili manalar ifade eden bir Kitap halinde indirmiştir. Rablerinden korkanların ondan derileri ürperir. Sonra da hem derileri hem de kalpleri, Allah'ın Zikri/Kur'an'ı karşısında yumuşar. Bu, Allah'ın kılavuzudur ki, onunla dilediğini/dileyeni hidayete erdirir. Allah'ın saptırdığına gelince, ona kılavuzluk edecek yoktur. Zümer/23
Ancak tabiki Kur'an'ın dinde tek kaynak olduğunu yaklaşım tarzı olarak besleyen biz Müslümanlar ciddi eleştiri ve baskılara maruz kalıyor,zaman zaman dinden aforoz edilip Peygamber düşmanı ilan ediliyoruz.Tüm bu yaşananlar Müslümanlar olarak bizleri gruplaşmaya(yalnız kalmama içgüdüsüyle), "biz ve diğerleri" gibi kavramlar üretmeye itiyor.Ancak bunlar Kur'an'ın dolayısıyla ALLAH'ın hoşnut olacağı şeyler değildir.Bizim üzerimize düşen yaklaşım metodumuz ile ilgili argümanları en güzel şekilde aktarmak ve Rabbimize dayanmak,güvenmek ve sığınmak olacaktır.
Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekilde mücâdele et! Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi bilendir ve O, hidayete erenleri de çok iyi bilir. Nahl/125
ALLAH'ın selamı ve rahmeti üzerinize olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder